Dolar 36,0401
Euro 37,3246
Altın 3.365,38
BİST 9.882,79
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 5°C
Hafif Yağmurlu
Tekirdağ
5°C
Hafif Yağmurlu
Çar 7°C
Per 11°C
Cum 9°C
Cts 9°C

“Hürriyet Aşığı ve Vatan Şairi” NÂMIK KEMAL 184 YAŞINDA…

“Hürriyet Aşığı ve Vatan Şairi” NÂMIK KEMAL 184 YAŞINDA…
06/12/2024 16:39
A+
A-

 

 

 

 

(Tekirdağ, 21.12.1840 – Sakız Adası, 2.12.1888)

 

İbrahim BİRELMA

 

                Doğumunun 184. Yıldönümünde Namık Kemal’i çocukluk yıllarını anımsatarak anmak istiyoruz.

  • Büyük Vatan Şairi Namık Kemal, 1840 yılında 21 Aralık Pazartesi günü (1256 yılı Şevval ayı Pazartesi günü) sabaha karşı Tekirdağ’da doğdu. Babası müneccim başı Mustafa Asım Bey, annesi Fatma Zehra Hanım’dır. Tekirdağ’ın Camii Vasat (Orta Camii) mahallesi hükümet konağı caddesi üzerinde pembe boyalı, geniş bahçe üzerinde iki katlı evde, Namık Kemal’in dedesi Tekirdağ (Tekfurdağ) sancağı muhassılı (mali işlerle ilgili Vali yardımcısı) Abdüllatif Bey ile anneannesi Mahmude Hanım oturuyorlardı. Adını İslam’ın Muhammedi olsun diyerek; Muhammed Kemal (Mehmet Kemal) koyan Tokatlı Hafız Ali Rıza Efendi, bina civarındaki Perşembe tekkesi şeyhi idi. Devrin şairlerinden Tekirdağ’lı Arif Efendi: “Erdi şeref bu dehre Muhammed Kemal ile” mısraını yazarak ona tarih düşürmüştü. (Mehmet Serez, Tekirdağ Tarihi ve Coğrafyası Araştırmaları, 2007, sh.491).
  • Namık Kemal’in dedesi, Tekirdağ’daki görevinden ayrılmış, bir ara Tırhala malmüdürlüğünde bulunmuş, ardından da Afyonkarahisar Kaymakamlığına atanmıştır. Bu sırada Namık Kemal altı yaşındadır. Sekiz yaşına bastığında annesini kaybetmesi üzerine 19 yaşına kadar bütün ömrü Abdüllatif Paşa ailesi arasında geçmiştir.

Abdüllatif Paşa 1,5 yıl süre Kıbrıs Kaymakamlığı, iki buçuk yıl Lazistan sancağı mutasarrıflığına atanmıştır. Namık Kemal bu sırada 12 yaşında iken Bayezid Rüşdiyesi’nde ve Vâlide Mektebi’nde okumuştur. Abdüllatif Paşa, Mart 1853’te Kars Kaymakamlığına getirilir. Edebiyat hevesi ile küçük şiir denemelerine burada başlayan Namık Kemal, bir yandan da Kara Veli Ağa adında bir biniciden binicilik, cirit ve av gibi geleneksel sporlarla ilgili dersler almıştır. Dedesinin 1,5 yıl süren Kars Kaymakamlığından sonra onunla birlikte İstanbul’a dönen Namık Kemal, 10 ay sonra dedesinin Sofya Kaymakamlığına atanmasıyla Sofya’ya gider. Bir buçuk yıl kaldıkları Sofya’da eski şairleri okuyan Namık Kemal şiir yazmaya orada başlamıştır. Bir ara evlerine konuk olarak gelen ve sonradan paşa olan Binbaşı Eşref Bey, kendisine “Nâmık” mahlasını veren kişidir. Sofya’da tanıştığı Vâmık adlı şairin adının da Nâmık mahlasını almasında etkisi olduğu söylenir. Nâmık Kemal, Sofya’dan ayrılmasına kısa bir süre kala, o yıllar Niş kadısı olan Mustafa Ragıp Efendi’nin güzelliği ile ünlü olan da 1859’da dedesi Abdüllatif Paşa’yı kaybedince İstanbul’a dönüp babasının evine yerleşir. Devlet memurluğu da bu tarihte başlamıştır. (Aydın Oy, Yüzyıllar Boyunca Tekirdağ’lı Şair ve Yazarlar, Tekirdağ Valiliği Yayını, 1995)

  • İsmet İnönü Cumhurbaşkanı seçildikten sonra kurulan hükümetin ilk işlerinden biri dört farklı renkte Nâmık Kemal pulları bastırmak oldu, vatan şairimizin ölümünün ellince (2.12.1938) ve doğumunun yüzüncü (21.12.1940) yıldönümleri münasebetiyle ülke çapında anılması için talimatlar verildi.
  • İlk Namık Kemal heykeli Tekirdağ Belediyesi tarafından 1949 yılında Heykeltraş Nusret Suman’a yaptırıldı.
  • Bu teşebbüsten sonra 15.3.1953’te Magosa’da Kıbrıs – Magosa Türkgücü Gençlik Kulübü Namık Kemal Büstü’nü törenle açtı.
  • Namık Kemal, zamanına göre çok önemli bir yenilikçiydi. Avrupa’nın bazı temel kavramlarını Türkçe’ye ve mektepli zümrenin kalbine o işlemiş, mesela eskiden Arapça’daTürkçe’de de bulunmayan “hürriyet” kelimesini “hür” sıfatından türeterek bir hamlede milli bir kelime haline getirmişti. “Vatan” kelimesini de Fransız İhtilali’nden sonra Avrupa’da kazandığı anlamı bizde o vermiştir. Yahya Kemal, “Vatan fikri bizde daime vardı; fakat Namık Kemal’in bu fikri Kalbimizde uyandırdığı günden beri daha uyanığız” demiştir.
  • Atatürk’ün; eserleriyle Namık Kemal’i ilk tanıması Manastır İdadisi’ (lise) nde öğrenci iken, yakın arkadaşı Ömer Naci Bey sayesinde olur. Ömer Naci; edebiyata meraklı, heyecanlı, şiirler yazan, söyleyen ve onun için Namık Kemal’den okumak maksadıyla kitaplar ister. Lâkin, kendisine hep fen kitapları uzatması üzerine: “Bunlar, ders kitabı, o halde ben sana vereyim” diyerek çeşitli şiirler ve tiyatro eserleri getirir. Mustafa Kemal, bunları karıştırırken sayfaların arasına serpiştirilmiş kâğıtlar gözüne ilişir. Kağıtlarda, elyazısı ile yazılmış ve Namık Kemal imzalı şu mısralar dikkatini çeker: (günümüz diliyle) “Vücudun mayasının hamuru, vatan toprağındandır; onun için vatan yolunda eziyet ve sıkıntılarla toprak olursa, bunda üzülecek ne var?” (Prof. Dr. Önder Göçgün, Atatürk ve Namık Kemal, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, 1993).