EMZÎREN SAĞLIK PERSONELİ OLMAK

Program Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Ebediyete İntikal Etmiş Türk Büyükleri ve Aziz Şehitlerimiz Adına Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı okunmasıyla başladı.
TEKİRDAĞ SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HALK SAĞLIĞI HİZMETLERİ BAŞKANLIĞI SAĞLIKLI AİLE GÜVENLİ TOPLUM BÜYÜK BULUŞMA

Ülkemizde, “Bebek Ölümleri”ni azaltmak amacıyla Sağlık Bakanlığı tarafından 1991 yılından bu yana temel amacı emzirmenin korunması, özendirilmesi ve desteklenmesi olan Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Sağlık Kuruluşları Programı yürütülmektedir. Bu program kapsamında anne sütünün teşviki ve emzirmenin özendirilmesi konusunda toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla, her yıl ülkemizde 1-7 Ekim tarihleri arası Ulusal Emzirme Haftası olarak kutlanmaktadır. Ayrıca Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2004 yılından bu yana meme kanserinde erken teşhisinin önemi ve meme kanseri farkındalığının vurgulanması amacıyla Ekim Ayı Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı olarak belirlenmiştir.

Bugün burada SAĞLIKLI AİLE, GÜVENLİ TOPLUM BÜYÜK BULUŞMASI diyerek, alanında uzman hocalar bu konular üzerine konuşmak, toplum bilincini ve farkındalığını arttırmak amacıyla bilgiler verildi.

Açılış konuşmasını HALK SAĞLIĞI HİZMETLERİ BAŞKANI DR HACI BAYRAM ZENGİN yaptı.

Bugün gerçekleşen program da Sema Nur Çay tarafından yapılan konuşmada; Ben hem sağlık çalışanıyım hem de emziren bir anneyim.
Anne olmak zor, çalışan anne olmak aynı zor. Sağlık çalışanı anne olmak ise zorlu ama bir o kadar da güzel. Bir yanda çalışma hayatı diğer yanda da anne olmanın getirdiği sorumluluklar… Ne anne olmanın güzelliğinden vazgeçebilirim ne de anne olduğum için yıllardır işime verdiğim emeği bir kenara atabilirim. Ayrıca çocuklara daha iyi bir gelecek hazırlamak üzere çalışmanın zorunluluğunun da farkındayım. Sağlık çalışanı olarak ise mesleğimizin zorlu yanlarım biliyor ve kabul ediyorum. Ancak yaşadığım annelik sürecinde sağlıkçı olmanın vermiş olduğu avantajlı taraftan da yok sayamam. Mesleki deneyimlerimin ve bilgi birikimimin anneliğime yansımalarından dolayı çoğu zaman kendimi daha iyi hissettim. Sağlık çalışanlarının bebeklerin gerçekten ne istediğini bilmek konusunda diğer insanlara göre daha deneyimli olduğunu düşünüyorum.

Bebekler doğdukları andan itibaren anne ve babasıyla bağ kurmayı ister, doğum sonrası en kısa sürede annesinin teni ve sesi ile kavuşmayı ister, doğumdan sonra en kısa sürede emmek ister. Ben çok şanslı bir anneyim. Çocuklarımı doyasıya emzirebildim ve 10 aylık bebeğimi de emzirmeye halen devam ediyorum. Her ne kadar çalışsam da Anne sütünün devamlılığını sağlayabilmemde bir sağlıkçı olarak süt sağma yöntemleri ve sütü saklama konularındaki mesleki bilgi ve tecrübelerimin bunda çok etkili olduğunu düşünüyorum. Çalışmak emzirmeye engel değildir.: Ayrıca bilgi birikimlerimiz diğer aile üyelerini yönlendirmede de çok etkili, özellikle aileden ya da yakın çevreden gelen doğru bilenen yanlışlara karşı daha fazla direnç gösterebilme olasılığımız yüksek, örneğin ‘çocuk çok ağlıyor sütün yetmiyor bu bebek aç’ dediklerinde hayır benim sütüm yeterli bebeğimi de gerektiği kadar besliyorum diyebilme bilicindeyim ve çevremdekilerle bu bilinci paylaşıyorum. Bir sağlıkçı olarak çoğu zaman kontrol bizde.

Aslında anne sütü alsın ya da almasın her çocuk mutlu, üretken, kendisiyle barışık bir anneyi tercih eder. Çocuğumuz bizim aynamızdır; biz mutluysak o da mutlu olur, biz kaygılıysak o da kaygılıdır, biz hayatla hep kavga edersek o da kavga eder. Çalışan bir sağlıkçı annenin çocuğu olmak hayatta insana kaybettirdiklerinden çok daha fazla şey kazandırır. Hele ki başka çocukları iyileştirip bakım yaparken ağlamalarına acı çekmelerine dayanamayan sağlık çalışanlarının, anne olmakla birlikte anne olma mesleğini çok daha farklı bir boyutta icra edeceğine tüm kalbimle inanıyorum …

Gebeliğin sonlanarak anne ve bebeğin buluştuğu ve bebeğin anne sütüyle tanıştığı zamandan ilham alınarak yılın 40. haftası olan 1-7 Ekim emzirme haftası kutlu olsun.
Beni dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum. dedi.

Program sonrası katılanlara katılım belgeleri Dr. Hacı Bayram Zengin, Dr. Hülya Becerir, Meryem Metinoğlu, Nebibe Can, Prof. Dr. Burçin Nalbantoğlu, Prof.Dr. Sibel Özkan Gürdal, Esma Nur Can, Dr. Gökhan Gözde ye takdim edildi.

Programda yapılan bilgilendirmede; 1 Teşhis, 3 ameliyat, 16 kür kemoterapi, çokça tetkik, su yoluna dönen yolculuklarım, unutmak istediğim mide bulantılarım, suya hasret sudan nefret edişlerim, güne ağrılarla başladığım sabahlarım veya ağrısından uyuyamadığım gecelerim, uyusam da kendimi yükseklerden aşağı bıraktığım kabuslarım, sürekli “iyi olmak” fiilinin psikolojik ağırlığının altında ezildiğim günlerim, “iyisin iyi” telkinlerinin beynimde oluşturduğu sinir harbi, “grip gibi bişey çook kişi yaşıyor bunları” minvalinde kurulmuş gereksiz ve empatisi yaşanmadan kurulamayacak duyguların kalp kırıklıkları, giden saçlarıma “sana kellik de çok yakıştılar, sevdiklerime yük olduğumu hissettiğim anlarım, kısaca bıraktığın tüm tatsız anıların yanı sıra, etrafımda pervane olan bir sürü güzel insan,ailem, arkadaşlarım bir o kadar da “iyiki”lerim oldu. Seni hiç unutmayacağım 2021 –
2021 yılının son günü bu cümleleri yazmışım.

Ben Mihriban. Mesleğimde 15. Yılını severek çalışan bir ebeyim. 1. Basamak sağlık hizmetlerinin sunulduğu Aile Sağlığı Merkezlerinde en önemli amacımız koruyucu sağlık hizmeti sunmaktır. Yani sîzler sağlığınızı kaybetmeden sîzlere kazandırabileceğimiz bilinçtir. Kendinize nasıl dikkat etmelisiniz, sağlığınızı korumak için neler yapmalı, nelerden kaçınmalısınız bunları kazanmaktır. Kanser ise farkındalığı çokça arttırılması, toplumun her kesimin bu konuda bilgi sahibi olması gereken en önemli konuların başında gelmektedir.

Ekim ayı tüm dünyada meme kanseri farkındaiık ayı olarak belirlenmiş ve ay boyunca etkinlikler, bizlerin de bugün burada yapmaya çalıştığımız toplumu bilinçlendirmek üzere hazırlanmış eğitimlerle dikkat çekilmeye çalışılmıştır.

Ben kkmm’nin önemini vurgulamak istiyorum çünkü bir hastama kkkmm anlatırken fark etmiştim mememdeki sertliği. İnsan kendine yaklaştıramıyor ama hepimiz meme kanseri için adayız bunu hiç unutmayalım isterim. Meme kanseri her geçen gün görülme sıklığı artan ve görülme yaşının gittikçe düştüğü bir kadın kanseridir.

Erken teşhiste sağ kalım oranı yüksek olup, tedavide her geçen gün yeniliklerle meme kanserli kadınların sağlığına bir adım daha yaklaşılmaktadır. Teşhis aldığımda 32 yaşındaydım ve ilk düşündüğüm şey çok genç olduğumdu. Kabul etme sürecinden sonra 5 yaşındaki evladımla bu süreci onu yaralamadan nasıl atlatabileceğimizi düşünmek en zor kısımdı. Ama annelerin süper güçleri olduğuna inanırım.

Kendimi toparlayıp tüm gücümle tedavime sarıldım. İyi olacağıma hep inandım. Sürekli pozitif kalmak, pozitif olmak gerçekten çok zorlayıcı, tedavi zaten başlı başına zorlayıcıydı ancak bu zorluklardan güçlenerek çıkmak ise paha biçilemez!

Bugün bu hastalığı deneyimlemiş bir kadın, bir anne ve bir sağlık personeli olarak şunları söylemek istiyorum;
Kendinizi ve bedeninizi tanıyın. Tanıyın ki meydana gelebilecek değişiklikleri hızlıca fark edin. Emzirmek yapılan klinik çalışmalara göre meme kanserine yakalanma riskini azaltan bir faktördür lütfen emzirmeye gayret edin.

Kanser gerçekten empatisi yapılabilecek bir hastalık değil, etrafımızda bu hastalıkla mücadele eden insanlara karşı çok daha özenli olalım. Onlara sadece istedikleri zaman yanlarında olabileceğimizi hissettirmemiz yeterli.

Son olarak kontrollerinizi ihmal etmeyin ve erken teşhisin hayat kurtardığını unutmayın.dedi.

KONUŞMACILAR: HALK SAĞLIĞI BAŞKANI DT HACI BAYRAM ZENGİN HALLK SAĞLIĞI BAŞKAN YARDÇD VE KETEM BAŞKANI DRN HÜLYA BECERİR NKÜ HASTAHANESİ PROF DR BURÇİN NALBANTOĞLU NKÜ HASTAHANESİ NKÜ HASTAHANESİ PROF DR SİBEL ÖZKAN GÜRDAL AİLE TERAPİSTİ DR.GÖKHAN GÖZDE NKÜ SAĞLIK BİLİMLERİ FAK.HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ ÖĞRT ÜYESİ DR.MERYEM METİNOĞLU NKÜ HASTAHANESİ UZMAN EBE NEBİBE CAN EBE SEMA NUR ÇAY HALK SAĞLIĞI BAŞKANLIĞI DR ALİ KAFALI